Düşmüş bir soylu ailesinde doğup yetim kalan Luo Ling Yu, bağımlı hayatından kurtulmaya çalışırken küçük kız kardeşiyle birlikte Jianye'deki uzak akrabaları Lu ailesine sığınmak için yola çıkar. Yolculuk sırasında, Lu ailesinin üçüncü oğlu Lu Yun ile beklenmedik bir şekilde yolları kesişir ve bir yanlış anlaşılma nedeniyle aralarında düşmanlık doğar. Tekrar karşılaştıklarında, Luo Ling Yu, Lu Yun’un çekiciliği ve yeteneğinden etkilenir. Ancak Lu Yun, onu sadece toplumsal statüsünü yükseltmek isteyen bencil ve soğuk bir kadın olarak yanlış değerlendirir ve dostluk çabalarını reddeder. Gururlarına rağmen aralarındaki sevgi yavaş yavaş büyür, ancak ikisi de bunu ilk itiraf eden olmak istemez. Bu sırada, "mülteci olayı" imparatorluk sarayında aristokrat ve halk sınıfları arasında çatışmalara yol açar. Eşitliği savunmaya kararlı olan Lu Yun, gerçeği ortaya çıkarmak için hayatını riske atar. Ona yardım ederken, Luo Ling Yu, bir kadının kaderinin sadece evliliğe veya erkeklere bağlı olamayacağını fark eder. Kendi ayakları üzerinde durarak "Çiçek Tanrıçası" unvanını kazanır, çiçek atölyesini açar ve başarılı bir kariyer inşa eder. Bağımsızlığı, dirayeti ve adalet duygusu sayesinde Lu Yun’un karşılaştığı krizleri çözer ve onun kendisi hakkındaki yanlış kanılarını giderir. Sonunda, onun hem sevgisini hem de saygısını kazanır. Birlikte zorlukların üstesinden gelir, birbirlerini destekler ve mutluluğa ulaşırlar.

Yu Xing, bir güzel sanatlar üniversite öğrencisidir ve profesörü tarafından, reddedilen mezuniyet projesini yeniden canlandırmasına yardımcı olabilecek bir ilham kaynağı bulması umuduyla, kırsal bir lise okulunda bir ay boyunca geçici öğretmenlik yapmaya zorlanır. Yu Xing, bu yeni ortamda, resme tutkulu ancak bu tutkusunu geliştirme fırsatlarından yoksun neşeli bir lise öğrencisi olan Xu Lu Hui ile tanışır. Başlangıçta aralarındaki ilişki pek iyi olmasa da, sonunda bir anlaşmaya varırlar: Eğer Lu Hui, Yu Xing’i açık hava eskizleri için ideal yerlere götürürse, üniversite öğrencisi de Lu Hui’ye okul saatleri dışında özel resim dersleri verecektir. Birlikte daha fazla vakit geçirdikçe ve bağları güçlendikçe, Lu Hui öğretmenine karşı duygular beslemeye başlar. Peki, bu yasak aşk hikayesinin sonu ne olacak?

Neyse ki Tanrı bana hayatta kalmam için bir şans verdi. İlk yeniden doğuşumda zehirli şarap çoktan ikram edilmişti, daha erkene geri dönemez miydim? İkinci yeniden doğuşumda prensi durdurdum fakat destekçilerini durduramadım, bu yüzden yine öldüm. Üçüncü yeniden doğuşumda henüz düğün arifesindeydim ve evlenmemiştim. Artık ölmek istemiyorum!

Seo Jae Won'un mükemmele yakın bir kişisel ve iş hayatı var. Başarılı bir mobilya şirketinin CEO'sudur ve bir milyondan fazla takipçisi olan bir sosyal medya fenomenidir. Şirketinde tasarım genel müdürü olması için tasarımcı Yoon Teo'yu seçer. Özel hayatında Jae Won'un çok sevdiği bir kocası, Heo Soon Young ve sevimli çocukları vardır. Soon Young sıcakkanlıdır ve neredeyse hiç öfke patlaması yaşamaz. Evlendikten sonra Soon Young ailesine her şeyden daha fazla öncelik verir. Kwon Yun Jin, Jae Won ile aynı üniversitenin sanat bölümünden mezun olmuştur. Boşanmasıyla birlikte zor bir dönem geçirmektedir ve sanat kariyeri hızla sönmektedir. Jae Won ile yeniden bağlantı kurduktan sonra, onun mükemmele yakın hayatını kıskanmaya başlar. Güvendiği insanlar tarafından ihanete uğrayan ve çevresindeki insanların sakladığı sırlarla yüzleşen Jae Won'un hayatı kısa sürede değişir.

Kang Su Hyun, kendi felsefesi ve sezgileriyle idolleri eğiten ünlü bir yapımcıdır. Bilinmeyen bir nedenle Pandora Entertainment’tan kovulur. Evde ise Kang Su Hyun, ailesinin geçimini sağlayan kişidir. Kocası Sim Jun Seok, tam zamanlı bir ev erkeğidir ve oğulları Sim Jin U’ya bakmaktadır. Sim Jun Seok, müzik yapımcısı olarak çalışırken, oğulları bir çocukluk araba kazasında işitme yetisini kaybettikten sonra işini bırakmış ve tamamen oğluna ve ev işlerine odaklanmıştır. Yeniden ayağa kalkmak için Kang Su Hyun, yeni bir yıldız yaratma projesine başlar. Stajyer olarak Yoo Jin U’yu seçer. Yoo Jin U, 10 yıldır idol olmak için eğitim görmüştür ve ailesinin borçları ile geçmişteki kariyeri gibi türlü yükleri sırtında taşımaktadır. Tam hayalinden vazgeçmek üzereyken Kang Su Hyun tarafından seçilir ve Yoo Jin U, eğitimine yeniden ciddi bir şekilde başlar. Bu sırada, Sim Jun Seok’un müzik yapımcılığına geri dönme isteği giderek büyür ve Kang Su Hyun, ona Yoo Jin U’nun yapımcısı olarak çalışmasını teklif eder.

Bir zamanların efsanevi futbol kulübü FC TA, finansal sıkıntılar nedeniyle dağılma eşiğine gelir. Tam bu sırada, kulüp beklenmedik bir şekilde büyük bir eğlence ajansı tarafından satın alınır. Ancak yeni yönetimin bir hedefi vardır: futbolu bir pazarlama aracına dönüştürmek! Kulübün teknik ekibi ve sporcuları, yalnızca yetenekleriyle değil, görünüşleriyle de değerlendirilmeye başlanır. Futbolcuların yanına bir grup yakışıklı aktör ve idoller eklenir; hem sahada hem de ekranlarda bir "show" yaratılması planlanır.

Ling Xiao uzun yıllar boyunca kimliğini gizli tutarak yeni şehir lordu olma planları kurar. Nihayetinde intikamını alır ve eski şehir lordunu öldürdükten sonra lordun kızı Su Wan Er'i eşi olması için zorlar. İkili arasındaki husumate rağmen krizlerden ötürü derin bir aşk ve nefret ile sıkı sıkıya bağlanırlar.

Sa Gye, ünlü K-pop grubu The Crown’un karizmatik vokalisti ve gitaristi, beklenmedik bir kazanın ardından hiç adım atmadığı Hanju Üniversitesi’ne kaydolmak zorunda kalır. Kendini yabancısı olduğu bu kampüs hayatının tam ortasında bulan Sa Gye, üniversiteye alışmaya çalışırken, bir zamanlar Ivy League hayalleri kurmuş ama altı yıl önce annesinin ölümünden sonra müziğe yönelen yetenekli vokalist ve klavyeci Kim Bom ile yolları kesişir. İkili yakınlaştıkça, Sa Gye’nin müzik tutkusu yeniden alevlenir ve gizemli bir grup kurarak yeniden sahnelere dönmeye karar verir. Ancak, hem tıp öğrencisi hem de usta bir gitarist olan ve doktorlardan oluşan bir aileden gelen Seo Tae Yang’ın sahneye çıkmasıyla rekabet kızışır. Hem müzikte hem aşkta Sa Gye ile karşı karşıya gelen Tae Yang, bu üçlünün arasında gerilim yaratır. Aşk, rekabet ve uyum arasında sıkışan bu üçlü, müzikal yolculuklarında yeni bir sayfa açar.

Shin Woo Yeo, aslında 999 yaşında dokuz kuyruklu bir tilki olan yakışıklı ve akıllı bir yazardır. İnsan olabilmek için insan enerjisini bir boncukta toplamaktadır. Bir gün, üniversite öğrencisi Lee Dam'ın sarhoş arkadaşı, sahibi Woo Yeo olan pahalı bir arabanın üstünde uyuyakalır. Lee Dam arkadaşını götürmeye, Woo Yeo da ona yardım etmeye çalışırken, Woo Yeo'nun boncuğu yanlışlıkla ağzından düşer ve Lee Dam istemeden onu yutar. Boncuk bir insanın içinde en fazla 1 yıl kalabilir ve daha sonra boncuk o kişinin içinde kırılarak kişinin ölmesine neden olur. İnsan olma şansını kaybetmek istemeyen Woo Yeo, Lee Dam'a içinde bulundukları durumu açıklar ve bir çözüm bulana kadar birlikte yaşamayı önerir. Hayatında hiç erkek arkadaşı olmamış olan Lee Dam artık Shin Woo Yeo ile birlikte yaşamaktadır.